Ramazan ayı, tüm Müslümanlar için manevi bir öneme sahip. Bu özel ay, ibadetlerin arttığı, yardımlaşmanın, sevgi ve kardeşliğin pekiştiği bir dönem olarak kabul ediliyor. Ancak bu ayın en belirgin simgelerinden biri de gece yarısı yapılan davul sesleri. İftar ve sahur vakitlerinde sokaklarda yankılanan bu davullar, hem geleneksel bir ritüelin parçası hem de toplumsal beraberliğin dinamiklerini pekiştiriyor. İşte tam bu noktada, Türkiye’nin en küçük Ramazan davulcusu olarak tanınan 6 yaşındaki minik Şahin’in hikayesi, bu geleneği daha da özel kılıyor.
Minik Şahin, annesi ve babasıyla birlikte Hakkari'nin küçük bir köyünde yaşıyor. Ailesinin geçim kaynağı olan ziraat ve hayvancılıkla uğraşırken, Şahin’in en büyük hayali davul çalmak. Ramazan ayının yaklaşmasıyla, mahalledeki diğer çocuklar gibi o da davul çalmaya hevesleniyor. İlk başta, aile büyüklerinin şaka olarak “Sen de davul çalar mısın?” demesiyle yola çıkan Şahin, bu isteğini ciddiye aldı ve köyün vekili olan dedesi ona bir davul alarak destek oldu.
Şahin, her gece sahur vaktinde köyün sokaklarında davul çalarken, hem yetişkinlerin hem de çocukların gönlünde taht kurdu. Masum gülümsemesi ve azmiyle herkesin kalbini kazanmayı başaran bu minik davulcu, sokaklarda yankılanan davul sesiyle Ramazan ayının ruhunu canlandırıyor. Çaldığı davulun ritmi ile mahalleye gelen neşe, şekil değiştirip toplumsal bir dayanışma havası yaratıyor.
Şahin’in davulu çalarkenki enerjisi, her sabah köy halkını sahura kaldırırken oluşturduğu atmosferle birleşiyor. Davul sesi, sadece bir uyandırma aracı olmanın ötesine geçerek Ramazan ayının anlamına ve önemine de bir vurgu yapıyor. Her sabah, davul sesine uyanan köylüler, Şahin’in annesi ve babasıyla birlikte sahur vakti hazırlıklarına koyuluyor. Ailelerin sofraları kavramsal anlamda bir araya gelerek birlikteliği pekiştiriyor.
Minik davulcu bazı günlerde arkadaşlarıyla birlikte çaldığına ilişkin sosyal medya platformlarında viral olan videolarda, neşe içinde dans ettiğini görmemek elde değil. Özellikle gençler arasında bu tür paylaşımlar büyük bir ilgi görüyor. Hakkari’nin köylerinden gelen bu masumiyet, gençlerin gönlünde güzel bir etki bırakarak uzun yıllar hatırlanacak anılara dönüşüyor. Şahin’in hikayesi de belki bir gün kitaplarda veya belgesellerde yer alacak kadar değerli bir anlatı haline gelebilir.
Minik davulcu, sosyal medyada da ilgi odağı olmuş durumda. TikTok ve Instagram gibi platformlarda paylaşılan videoları, binlerce izlenme alarak bu küçük yeteneğe daha fazla hayran kazandırıyor. “Şahin ve Davul” hashtag’i ile yapılan paylaşımlar, ilçeye gelen turistlerin bile ilgisini çekiyor. Geleneksel bir Ramazan geleneğinin pekişmesine minik bir el jesti ile katkı sağlıyor.
Tüm bunların yanı sıra, Şahin’in hikayesindeki esas kahramanlık, sadece davul çalmak değil. Aynı zamanda, toplumunun kültürel değerlerini yaşatmak ve genç nesle aktarmak için yaptığı bu küçük ama anlam dolu adımlarla, süreklilik sağlamak. Şahin, sadece bir davulcu değil, aynı zamanda dinamik toplumsal değerleri yeniden canlandırabilecek bir sembol.
Sonuç olarak, Türkiye’nin en küçük Ramazan davulcusu Şahin, sadece kendisi için değil, yaşadığı topluluk için önemli bir misyon üstlenmiş durumda. Onun yaşatıcılığı, Ramazan’ın sıcaklığını ve birlik duygusunu simgeliyor. Bu küçük kahramanın, masum gülümsemesi ve azmi ile Ramazan ayının gerçek amacını hatırlattığı için teşekkürler minik davulcu!